9 Ocak 2013 Çarşamba

Depozitosuz Hikaye


"...Yahu bırak şunu...Hiç yüzleşemedi kendiyle. Ne o kadar aklı vardı garibimin ne de cesareti...Kaybolmuştu. Kendini ararken kendi içinde kaybolmuştu işte. Caka satmayı becerebildiği zamanlar unutuyordu bütün kederini. Ama onu da uzun süre yapamıyordu ki. Ahmak herif, şunun eşine dostuna yaranmak için çocukluğundan beri düştüğü hallere bak... Dur dur böyle çok kopuk kopuk olacak, bir halt anlamayacaksın. Hazır bira da varken anlatayım. Bak rakı olsa anlatamazdım. O tarz fiyakalı ağabeylerimizden değilim ben, biliyorsun.
Neyse, çocukluğundan beri tanırım bu sünepeyi ben. Mahalleden arkadaşım. Bakma böyle konuştuğuma, burada olsa yüzüne de söylerim. İçim rahat. Eskiden sessiz sakin biriydi, kimsenin tavuğuna kışt demezdi. Büyüdükçe saçmalamaya başladı sanırım. İlkokuldayken anlaşılmaz böyle arazlar, insan arasına karışmaya başladıkça belli eder kendini. Gerçi bu o zamanlardan değişikti, ne bileyim, yakından baksan anlardın işte. Pek yakından bakanı da yoktu ya...Benimle oturmayı severdi, kim olduğunu sormazdım ona, nereden geldiğini sormazdım. Evimize davet etmezdim, o da beni davet etmek zorunda hissetmesin diye. Kaldırım taşlarında gazoz kapağı oynardık kimileyin, kimileyin mahallenin açık camlarından içeri yumurta atıp kaçardık akşamları. Sorma sorma, yapılacak iş değildi de işte...Onun fikri değildi zaten, ondan pek böyle sıra dışı fikirler çıkmazdı.
Yalan söylemeyi küçücük bir çocukken öğrenmek zorunda olmasaydı dürüst biri de olabilirdi. Buna, hala çalışıyor. Doğrunun saklanması gereken, utanılacak bir sır olduğunu öğretseydi annen, anlardın. Bira var değil mi? Heh,  ne diyorduk, kaçtı sonra ailesinden zaten. Bir şeylerin ters gitmesinin faturasını ailesine kesmeye çalıştı, onu da beceremedi. Hep arar sorar, gelir bazen birkaç gün. Öyle hayalet gibi. Taşındılar zaten o eski mahalleden, taşınmak da iyi gelmedi gerçi. Birkaç yılda bir bütün çevresini değiştirir, her seferinde pişman olur, her seferinde tekrar kaçar insanlardan. Bir tek beni aramayı sürdürüyor. Yaa, ne demezsin, büyük gurur kaynağı benim için...Öf be, bak yine arıyor, gitmezsem olmaz şimdi, sonra anlatırım ben sana gerisini. Zaten ne malzemeler verecek yine kim bilir? Hahahaha, dikkat et kendine, benim şu kalan birayı da içiver. Ziyan olmasın."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder